30 Ağustos 2014 Cumartesi

Kickstarter’da Pebble’ın Rekorunu Bir Soğutucu Kırdı

Kickstarter’da gelmiş geçmiş en fazla destek toplayan ürün akıllı saat Pebble olmuştu. Şimdi küçük bir soğutucu Pebble’ı geride bıraktı ve 10.3 milyon dolar barajını aştı.

Pebble, akıllı saat pazarında ilk ürünlerden biri olarak tanınmasının yanında önemli bir başarının da meyvesi. Küçük bir şirket olan Pebble, Kickstarter’da elde ettiği 10.2 milyonluk destek ve ön sipariş ile dünya çapında bir şirkete dönüşmeyi başardı. Pebble’dan sonra OUYA ve sinema filmi Veronica Mars gibi kampanyalar da milyonlarca dolar destek elde etti faka Pebble’ı geçemedi. Nihayet bu rekoru kıran ise bir soğutucu…

Coolest isimli ürün elde taşınabilir boyutlarda bir soğutucu. Plaja ya da pikniğe giderken kullandığımız soğutuculara benzeyen Coolest’ı özel kılan bazı özellikleri var. Bunlar arasında teknoloji meraklılarının hoşuna gidebilecek bluetooth hoparlör, dahili batarya üzerinden cihazları şarj edebilen USB çıkışları, iç aydınlatma gibi özellikler var. Piknikçilerin seveceği özellikler arasında ise katlanabilen kesme tahtası, özel tabak bölümü, şişe açacağı ve bir karıştırıcı bulunuyor.

Elbette bunların yanında yiyecek ve içecekleri serin tutmak Coolest’ın asıl görevi.

Coolest, tüm bu özelliklerle birlikte 299 dolarlık bir fiyat etiketine sahip olacak. Fakat Kickstarter destekçileri bu ürüne 185 dolara sahip oluyor. Hem ürünün özellikleri hem de fiyat avantajı kullanıcıları çekmiş ve Coolest’ı kampanya bitmeden 10.2 milyon dolar barajının üzerine taşımış. 6 saat sonra sona erecek kampanya biz bu haberi yazarken 12.7 milyon dolar seviyesindeydi.

Coolest’ın ilk teslimatları Şubat 2015′te yapılacak. Fakat bu, ekibin 50 bin dolar hedefle başlattıkları kampanya için açıkladığı tarihti. Hiç şüphesiz yaklaşık 13 milyon dolar ile işleri biraz daha hızlandırabilirler.

Kickstarter

The post Kickstarter’da Pebble’ın Rekorunu Bir Soğutucu Kırdı appeared first on Etohum.

22 Ağustos 2014 Cuma

Flappy Bird’ün Yaratıcısından Yeni Oyun: Swing Copters

Flappy Bird oyunu ile adından oldukça söz ettiren Dong Nguyen’in ikinci oyunu Swing Copters yayında! Flappy Bird’e oldukça benzeyen yeni oyundaki amaç, karakteri sağa doğru değil de yukarı doğru, engellere takılmadan hareket ettirmek.

Flappy Bird’e göre oynanışı biraz daha zor olan bu oyun da oynayanları çileden çıkarmaya aday. Milyonlar kazanmayı reddederek Flappy Bird oyununu yayından kaldıran Dong’un bu oyun ile ne yapacağı da merak konusu. Oyun ile ilgili tanıtıcı videoyu izleyebilir, oyuna da linkten ulaşabilirsiniz.

 

The post Flappy Bird’ün Yaratıcısından Yeni Oyun: Swing Copters appeared first on Etohum.

21 Ağustos 2014 Perşembe

Y Combinator Portföyündeki En Popüler 5 Büyüme Aracı

Y Combinator en iyi teknoloji kuluçka merkezlerinden birisidir. Geçmiş yıllara bakıldığında bu kuluçka merkezinin ne kadar seçici ve etkileyici olduğu görülebilir. Peki YC’ye seçilen şirketlerin böylesine büyük bir büyüme başarısını yakalamasının sırrı nedir? Bu şirketler web sitelerinde hangi araçları kullanmaktadırlar? Bu yazıda YC’ye seçilen şirketlerin büyümek için kullandıkları araçlar ele alınacaktır.

Hangi web teknolojileri şirketlerin sürekli büyümelerini desteklemektedir?

1. Cloudfront

Cloudfront, Amazon Web Service’in (AWS) içerik gönderim ağıdır. İçerik gönderim ağı (CDN), eğer bir web sitende çok sayıda video ve resim bulunuyorsa bu web sitesinin daha hızlı yüklenmesini sağlar. Cloudfront ayrıca diğer AWS araçları ile senkronize olarak bu platformdaki varlıklarınız üzerinde daha fazla kontrol sahibi olmanıza olanak sunar.

2. Optimizely

Eğer söz konusu A/B testleri ise Optimizely ilk 5 arasında yer almaktadır. Bir programcı olmasanız bile Optimizely aracılığı ile web siteniz üzerinden çeşitli testleri kolayca gerçekleştirmeniz mümkündür.

3. AWS S3

Amazon’un Simple Storage Service adı verilen aracı içerik yönetimi, içerik dağıtımı, yedekleme ve statik web sayfasının barındırılması gibi gereksinimlerle kullanılmaktadır. AWS S3’ün çük yönlülüğü hemen her girişim için oldukça güzel bir seçenek sunmaktadır.

4. Cloudflare

Cloudfront gibi bir içerik dağıtım ağı olan Cloudflare de Y Combinator girişimleri tarafından en çok kullanılan 5 araçtan birisidir. Cloudflare aynı zamanda güvenlik ve analitik konusunda güçlü bir araç olarak bilinmektedir.

5. New Relic

Bu araç girişimlerin geliştirme ekiplerine geliştirdikleri yazılımla ilgili problemleri tanımlamalarında yardımcı olmaktadır. Programlama yaparken ekstra bir bakışa sahip olmak oldukça kıymetlidir.

Y Combinator girişimleri içeriklerini iyileştirme konusuna oldukça fazla odaklanmaktadır. Bu girişimler, web sitesi ziyaretçilerinin bağlılığını arttırabilmek için A/B testleri yapmakta ve içerik dağıtım ağlarından birini kullanmaktadırlar. Aynı zamanda web sitelerini ya da yazılımlarını yönetirken geliştirme ekiplerinin işlerini kolaylaştırmak için ek araçlar kullanmaktadırlar.

 

Kaynak:

5 Most Popular Growth Tools in the YC Portfolio

The post Y Combinator Portföyündeki En Popüler 5 Büyüme Aracı appeared first on Etohum.

20 Ağustos 2014 Çarşamba

Uber’den Kullanıcılara: Bize Sahip Çıkın

Uber, tüm dünyada yasa yapıcılar ve şehir yönetimleriye uğraşmaya devam ediyor. Özellikle Avrupa ve Amerika’da Uber’in karşılaştığı engeller bir hayli fazla. Hatırlarsanız kısa bir süre önce Almanya’nın başkenti Berlin’de Uber’in faaliyetlerini durdurması istenmişti.

Uber, her seferinde yenilik ve inovasyon vurgusu yaparak ve hukuksal yollara başvurarak alınan kararları geri çevirmeye çalışıyor. Şimdi bu konuda kullanıcılardan da yardım istemeye karar vermişler.

Uber Kaliforniya ekibi, kullanıcılara bir e-posta göndermiş. e-posta’da kullanıcılara Kaliforniya yönetiminin almaya hazırlandığı bir karardan bahsediliyor. Kaliforniya’da yönetim, Uber’in yasaklanmasını oylamaya hazırlanıyor. Uber, bunu gelişmenin önüne konmuş bir engel ve taksi lobisinin bir çabası olarak nitelendirmiş.

Uber’in kullanıcılardan isteği ise kendilerine sahip çıkılması. e-posta’da şehir senatosunun üyelerinin telefon numaraları yer alıyor. Uber, kullanıcılardan bu üyeleri arayıp Uber’i savunmalarını istiyor.

Uber, Kaliforniya’da UberX servisiyle hizmet veriyor. Şehirde birçok kullanıcıları da mevcut. Bakalım kullanıcılar Uber’e sahip çıkabilecek mi?

The post Uber’den Kullanıcılara: Bize Sahip Çıkın appeared first on Etohum.

19 Ağustos 2014 Salı

EA Sports, Madden NFL Reklamı ile Güldürüyor

Madden NFL, Electronic Arts şirketinin FIFA ve NBA oyunlarına göre pek de tercih edilen bir oyunu değil. Ancak bu EA Sports’un eğlenceli bir tanıtım videosu hazırlamasına engel olmamış. Madden NFL 15 için hazırlanan “trailer” video sürprizlerle dolu. Öyle ki, havuzun içerisinden elektronik bir keman çalarak çıkan bir ayı bile görmek mümkün.  İyi seyirler…

The post EA Sports, Madden NFL Reklamı ile Güldürüyor appeared first on Etohum.

18 Ağustos 2014 Pazartesi

Sosyal Medyayı Sallayan Pazarlama Kampanyaları

Sosyal medya pazarlaması bugünlerde yeterli değil. Aynı zamanda diğerlerinden sizi farklılaştıracak sosyal medya pazarlama faaliyetleri yürüterek şirketinizi ön plana çıkarmalısınız. Aşağıda küçük ve büyük işletmelerin sosyal medyayı sallayan kampanyalarından örnekleri görebilirsiniz:

Maes Beer

Pazardaki payını arttırmak için yeni fırsatlar arayan Maes Beer yalnızca iki yere odaklanması gerektiğini düşünüyordu: Aile ve sosyal medya. Buradan yola çıkarak soyadı ‘Maes’ olan herkese bir fıçı ücretsiz bira hediye etmeye karar verdiler. Ücretsiz bira fıçısını almak için müşterinin tek yapması gereken bu kampanyayı 20 yakın arkadaşıyla paylaşmaktı. Sonuç? Facebook’ta 7000 kişi soyadını Maes olarak değiştirdi. Maes Beer bir günde 75.000den fazla beğeni ve Facebook sayfasına 6 haftada 500.000 ziyaretçi aldı.

Sevenly

Sevenly hayır kurumlarına ve kar amacı gütmeyen kuruluşlarına olan farkındalığı arttırmak için sosyal etkiyi kullanmaktadır. Yürüttükleri bu çalışmalar aynı zamanda Sevenly markasının da bilinirliğini arttırmaktadır. İnsanlar doğal olarak iyi bir nedenle diğerlerine yardımcı olmayı isterler fakat herkes her zaman para bağışı yapamayabilir. Sevenly bu yüzden insanlardan doğrudan bağış yapmalarını istemek yerine onlardan sosyal medyada paylaşım yapmasını istemektedir.

Marka aynı zamanda toplumun desteğini arttırmak için başka bir yol daha kullanmaktadır. Her hafta Sevenly yeni bir hayır kurumunu 7 günlüğüne ön plana çıkarmakta, bu kurum için bir marka tasarımı oluşturup bu tasarımı T-shirtlere basarak web sitesi üzerinden satışa sunmaktadır. Satılan her T-shirt için Sevenly kuruma 7 dolar vermektedir.

Ushuaia

Ushuaia Tower otel sektörü için standart bir teknoloji geliştirmek üzerine çalışmaktadır. 2013 yazı süresince Ushuaia Hotel teknoloji ve sosyal medyayı birleştirerek tüm müşterilerinin deneyimlerini arkadaşları ve sevdikleri ile paylaşabilecekleri bir hizmet sunmuştur. Hotel müşterilerine ilk kayıt anlarında ücretsiz bir RFID bilekliği verilmiş ve otelin belirli noktalarında bu bilekliği kullanabilecekleri ‘Facebook Pillars’ olarak adlandırılan alanlar kurulmuştur. Müşteriler bileklikleri ile odalarından oyun oynayabilmekte, internet üzerinden sohbet edebilmekte, kişisel müzik listeleri oluşturabilmekte ve otelin DJ yarışmasına katılabilmektedirler.

Burger Revolution

Ontario’daki Burger Revolution sevenlerinin sosyal medyada varlıklarını ortaya koymak için bir kampanya başlattı. Burger Revolution’un taktikleri basit ama etkili. Fanlarını sürekli kalan burger sayısı hakkında bilgilendiriyor. Özel burgerlerin sayısına çekilen dikkat müşterilerde bir aciliyet duygusu uyandırmaktadır. İşletme aynı zamanda müşterilerinden gelen yorumların birini ‘günün yorumu’ olarak fan sayfasında paylaşmaktadır. Yürütülen bu sosyal medya faaliyetleri fanları tarafından sevilen işletmenin 2000’den fazla Facebook beğenisi bulunmaktadır.

Airbnb

Vine başlangıcından itibaren yalnızca pazarlamacılar tarafından değil Y jenerasyonu tarafından büyük bir ilgi toplamıştır. Yaratıcı 6 saniye videoları giderek daha da popüler hale gelmektedir. Bu durum Airbnb’nin Hollywood and Vines kısa filminin oluşturulmasının temelidir. Airbnb Twitter’da 6 gün boyunca bir kısa liste tweetlemiş ve kullanıcılarından listede yer alan bir konu hakkında Vine videosu hazırlamasını istemiştir. Yönetmenin direktifleri ile kullanıcılar videoları oluşturmuş ve paylaşmıştır. Seçilen kareler için Airbnb 100 dolar önermiştir. 750’den fazla gönderi yapılmış ve 100 tanesi filmde kullanılmıştır. Bu kampanya ile Twitter üzerinden ilk defa kısa film yönetilmiştir.

Body Form

Planlayabilirsiniz. Strateji yapabilirsiniz. Fakat bazen olaylar kendiliğinden gelişir ve günün sonunda hiç uğraşmamanıza rağmen bir viral kampanyaya sahip olabilirsiniz. Body Form, hayal kırıklığına uğramış bir müşteri olan Richard Neil tarafından Facebook üzerinden bir yorum alır. Neil kızgındır çünkü Body Form’un ona yıllardır yalan söylediğini düşünmektedir. Neil’in oldukça dikkat çeken yorumuna şirket bir video ile yanıt vermeye karar verir. Bu video 5 milyondan fazla kez izlenmiş ve Neil’in yorumu 104.000 beğeni almıştır.

 

Kaynak:

Businesses that Are Rocking Social Media

The post Sosyal Medyayı Sallayan Pazarlama Kampanyaları appeared first on Etohum.

16 Ağustos 2014 Cumartesi

Dünyanın En Büyük PC Üreticisi Artık PC’den Fazla Akıllı Telefon Satıyor

Dünyanın en büyük PC üreticisi unvanını elinde bulunduran Lenovo, Nisan – Haziran periyodunda PC’den fazla akıllı telefon satmayı başarmış. Peki PC’lerin çağı bitti mi?

IBM’in kişisel bilgisayar birimini satın alarak global anlamda büyük bir atak yapan Lenovo, son yıllarda dünyanın en büyük PC üreticisi olma unvanını elde etti. Elbette Lenovo da mobil trendin yükseldiğinin farkında ve bu sebeple PC’lere ek olarak tablet ve akıllı telefon alanında da hamleler yapıyorlar. Lenovo’nun hamleleri, Çinli kardeşi Huawei gibi yüksek donanıma sahip fakat uygun fiyatlı modeller geliştirmek üzerine. Bu sayede Samsung ve HTC gibi üreticilerden pay çalmaya başladılar.

Bu sayede Lenovo’nun akıllı telefon satışları, PC satışlarını ilk kez geçmiş. Lenovo’nun dünyanın en çok PC satan şirketi olduğunu düşünürsek bu önemli bir gelişme. Nisan – Haziran periyodunda 14.5 milyon PC satılırken 15.8 milyon adet akıllı telefon satışı gerçekleşmiş.

En büyük PC üreticisi bile artık daha fazla akıllı telefon satıyorsa PC’lerin geleceği karanlık mı? Aslında hayır, çünkü Lenovo’nun elde ettiği gelirlere bakarsak bunun sadece %15′i akıllı telefonlardan gelmiş. %78′lik bir kısım ise PC satışlarından geliyor. Yani Lenovo için para halen PC’de. Lenovo’nun akıllı telefon satışları Motorola satın alması sonrası daha karlı hale gelebilir. Motorola markası daha pahalı telefonları satmalarını sağlayabilir.

Önümüzdeki dönemde de PC’nin yaşamaya devam edeceğine hiç şüphe yok. Elbette satışlar düşecek fakat bugün imkanı olan herkes bir laptop, bir tablet ve bir akıllı telefon sahibi olmak istiyor.

The post Dünyanın En Büyük PC Üreticisi Artık PC’den Fazla Akıllı Telefon Satıyor appeared first on Etohum.

15 Ağustos 2014 Cuma

Mark Zuckerberg ve Satya Nadella Buzlu Su İle Duş Yaptı! (Video)

Facebook CEO’su Mark Zuckerberg ve Microsoft’un yeni CEO’su Satya Nadella, kafalarından aşağıya buzlu su dökmeye razı olmuş. Sebebi ise ALS hastalarına yardımcı olmak.

Önce videoları izleyelim;

//

Post by Mark Zuckerberg.

Videoyu dikkatlice dinlediyseniz anlayacağınız gibi bu ALS hastaları için yapılan bir sosyal medya çalışmasının eseri. Sosyal medyada başlayan bu kampanya, düello mantığıyla Justin Timberlake gibi şarkıcılar, Jimmy Fallon gibi TV yıldızları ve Silikon Vadisi’nin büyük CEO’larına kadar yayılmış.

Kampanya ALS Association tarafından başlatılmış. Bir kişi, düelloya davet edildiğinde ya başından aşağı bir kova su döküyor ya da ALSA’ya bağışta bulunuyor.

The post Mark Zuckerberg ve Satya Nadella Buzlu Su İle Duş Yaptı! (Video) appeared first on Etohum.

14 Ağustos 2014 Perşembe

Amazon Mobil Ödeme Pazarına Giriyor

 

Amazon, Square ve PayPal’ın da yer aldığı mobil kredi kartı okuyucu pazarına giriyor.

Square’in yıllar önce başlattığı mobil kredi kartı okuyucu sistemi herkesin bildiği fakat kullanıcı kitlesi dar olan bir üründü. Bir süre önce PayPal da bu alana giriş yaptı ve PayPal Here ürününü duyurdu. Şimdi ise bu şirkete korku salacak bir rakip geliyor. Amazon, Local Register isimli ürünüyle bu pazara giriş yapıyor.

Elbette Amazon’un girişi Square ve PayPal için olumlu bir gelişme de olabilir. Zira Amazon’un kullanıcı kitlesi bu ürüne olumlu bir tepki verirse pazar toptan büyümüş olacak. Bu alanda rekabetçi olan şirket de büyümeden payına düşeni alacaktır. Fakat Amazon, pazarı büyütürken payını da agresif şekilde artırmayı planlıyor.

Amazon Local Register, iOS ve Android’li cihazlardaki uygulamayla uyumlu çalışabiliyor ve 10 dolarlık kredi kartı okuyucu sayesinde ödeme alabilmeyi mümkün kılıyor. Amazon ayrıca 380 dolara içerisinde Kindle Fire HDX’in de bulunduğu bir mobil ödeme kiti oluşturmuş.

Amazon’un rakiplerine asıl darbeyi indirdiği alan ise komisyon oranı oluyor. Amazon, 2016 yılına kadar komisyon oranının %1.75 olacağını açıkladı. 2016′dan itibaren ise komisyon %2.5 olacak. Square %2.75, PayPal ise %2.7 komisyon ile çalışıyor.

Amazon şimdilik sadece Amerika için bu servisi duyurmuş. Faaliyet gösterdiği diğer ülkelere yayılıp yayılmayacağı belirsiz.

http://localregister.amazon.com/?ld=van_localregister

The post Amazon Mobil Ödeme Pazarına Giriyor appeared first on Etohum.

13 Ağustos 2014 Çarşamba

Twitter’ın 23 Milyon Kullanıcısı Aslında İnsan Değil

Twitter’ın kullanıcı rakamları her geçen gün artmaya devam ediyor. Ancak bu, Twitter’ı her geçen gün daha fazla ”insanın” kullandığı anlamına gelmiyor. Bot olarak adlandırılan robot hesapların sayısı da bir hayli fazla.

Twitter tarafından açıklanan rakamlara göre aktif kullanıcılar arasında oldukça fazla bot var. Haziran ayında Twittter’ı aktif kullanan hesapların %8.5′luk bölümünün bot olduğu açıklandı. Bu da Twitter’da aktif durumda 23 milyon bot hesap bulunduğu anlamına geliyor.

Elbette bot hesaplar sahte hesap anlamına gelmiyor. Birçok bot hesabın faydalı amaçları var. Bazıları depremleri otomatik olarak rapor ederken bazıları da mağazalardaki indirimleri haber veriyor. Bununla birlikte Oda Parfümü gibi faydasız ama çok takip edilen örnekler de mevcut.

The post Twitter’ın 23 Milyon Kullanıcısı Aslında İnsan Değil appeared first on Etohum.

12 Ağustos 2014 Salı

BuzzFeed 50 Milyon Dolar Yatırım Aldı

Viral medya sitesi BuzzFeed, 50 milyon dolar yatırım aldığını açıkladı. Böylece şirketin değeri 850 milyon dolar oldu.

İnternet haberciliği konusunda son yıllarda gelişen ”viral medya” yaklaşımını kullanan BuzzFeed, kendi alanında önde gelen uygulamalardan biri. Fakat bu alanda birçok farklı web sitesi ve uygulama mevcut. Dolayısıyla ilgi çekmesi ve büyümesi zor bir alanda faaliyet gösteriyorlar. Yeni gelen 50 milyon dolarlık yatırım, BuzzFeed’in kozasından çıkmaya başladığını gösteriyor olabilir.

BuzzFeed’e Andreessen Horowitz şirketinden 50 milyon dolarlık bir yatırım yapılmış. Böylece BuzzFeed, ilk büyük yatırımını almış oluyor. Bundan sonra şirketin daha büyük hedeflere doğru yürümesi şart. Gelen yatırımın yeni kategorilerin açılması, şirket içi bir teknoloji geliştirme ekibinin kurulması ve satın almalar için kullanılacağı açıklandı. BuzzFeed’in yapısı özellikle geniş editör ve muhabir ekiplerine ihtiyaç duyuyor. Her bir kategori yeni editörler, muhabirler, grafiklerler demek.

Andreessen Horowitz’in danışmanlarından biri olan Chris Dixon, BuzzFeed’i şöyle yorumlamış: ”BuzzFeed komik resimler, meme’ler, listeler ile yola çıktı. Ancak zamanla daha üst seviyede bir içeriğe ulaştılar. BuzzFeed’in medya alanında yaptığını Tesla’nın otomobil pazarında, Uber’in taşımacılık alanında, NetFlix’in streaming alanında yaptığına benzetebiliriz”

Bu yatırımın ardından BuzzFeed’in tahmini değeri 850 milyon dolar oldu. Birkaç ay önce Disney, BuzzFeed ile ilgilenmiş fakat iddialara göre 1 milyar dolarlık fiyat etiketini fazla bulmuştu.

BuzzFeed, yıl sonuna kadar Almanya, Japonya, Hindistan ve Meksika’da ofisler açmayı planlıyor.

 

The post BuzzFeed 50 Milyon Dolar Yatırım Aldı appeared first on Etohum.

11 Ağustos 2014 Pazartesi

Seçimler Elektronik Ortamda Yapılabilir mi?

 

Elbette bu soruda teknolojik imkanlardan bahsetmiyoruz. Günümüzdeki imkanlarla seçimleri dijital ortamda kolayca yapmak mümkün. Fakat tüm imkanlara rağmen seçimleri dijital ortamı taşımayı seçen ülkelerin sayısı oldukça az.

Bu yıl ilk kez yapılan cumhurbaşkanlığı seçimi yaz aylarına denk gelince oy kaybı konusu çok konuşuldu. Birçok kişinin tatilde olması yönündeki beklenti, oy vermeyen vatandaşların sayısını artırabilir. Durum böyle olunca da herkesin oturduğu mahallede değil de farklı yerlerde oy verebilmesi konusu tartışılıyor. Bununla birlikte dijital seçim ve çuval yerine teknoloji kullanımı da gündeme geliyor.

Gazeteci Serhat Ayan, tknlj.com isimli web sitesinde bu konuyla ilgili güzel bir yazı hazırlamış ve neden seçimlerin dijital ortama taşınmadığı konusunda kendi görüşlerini aktarmış. Türkiye’de bugünün gündemi Cumhurbaşkanlığı seçimi olunca biz de sizlerle bu yazıyı paylaşmaya karar verdik.

http://www.tknlj.com/secimler-elektronik-oyla-kurtulur-mu/

The post Seçimler Elektronik Ortamda Yapılabilir mi? appeared first on Etohum.

9 Ağustos 2014 Cumartesi

Yenilenen Foursquare Yayınlandı

Geçtiğimiz günlerde Swarm ve FourSquare olmak üzere ikiye ayrılan uygulama yeni Foursquare tasarımıyla ayrılık sürecini tamamlamış oldu.

FourSquare’in yeni tasarımı ve ardındaki fikir değişikliğini sizlere daha önce iletmiştik. Uygulamanın yeni tasarımı görselleri yayınlamıştı. Kısa bir süre önce uygulama kullanıcıların da beğenisine sunuldu.

Uygulamanın yeni tasarımı Türkçe desteği ve lokal mekanlar hakkında güncel bilgiler ile geliyor. Ayrıca uygulama Türkiye mağazasında dünya ile aynı anda yayınlandı. Dolayısıyla FourSquare’in Türkiye’ye de özel bir ilgisi olduğuna hiç şüphe yok.

 

The post Yenilenen Foursquare Yayınlandı appeared first on Etohum.

8 Ağustos 2014 Cuma

IBM SmartCamp 2014 Başvuruları 15 Ağustos’ta Sona Eriyor

Türkiye’de 4.’sünü gerçekleştirilecek olan IBM SmartCamp İstanbul – 2014 etkinlikleri için Girişim başvuruları 15 Ağustos’ta sona eriyor.

Girişimcileri, yatırımcıları ve deneyimli danışmanları bir araya getiren küresel bir program olan IBM SmartCamp İstanbul – 2014, bu yıl 4. kez düzenleniyor. Dünyada birçok ülkede düzenlenen SmartCamp etkinlikleri sayesinde girişimciler, projelerini hayata geçirmek için onlara heyecanla destek olabilecek yatırımcılarla tanışma fırsatı elde ediyor. 2012 yılında bu etkinlikler sayesinde IBM Küresel Girişimcilik Programı üyelerine 65 milyon dolarlık yatırım gelmişti.

IBM SmartCamp etkinliği bu yıl da faaliyet süresi 7 yılı aşmamış, küresel vizyonu olan ve akıllı dünya için çözüm üreten girişimcilere açık olacak. Bu yıl ayrıca Sağlık Bilişimi kategorisinde en iyiler belirlenecek.

Girişimci başvuruları 15 Agustos 2014 tarihinde sona eriyor. Final etkinliği ise 30 Eylul 2014 tarihinde yapılacaktır.

IBM SmartCamp İstanbul – 2014 etkinliğimize girişimci olarak başvurmak için:ibm.biz/BdFrrm

The post IBM SmartCamp 2014 Başvuruları 15 Ağustos’ta Sona Eriyor appeared first on Etohum.

7 Ağustos 2014 Perşembe

Elektrikli Otomobillerin 20 Yıllık Rekoru Kırıldı

Avustralya’da üniversitede geliştirilen bir otomobil, elektrikli otomobillerin hız rekorunu kırdı.

Elektrikli otomobiller son yıllarda ciddi bir yükseliş içerisinde. Artık sadece çirkin, yavaş modeller yerine gerçekten pratik, hızlı, lüks elektrikli otomobiller de görmeye başladık. Fakat en önemli sorun menzil. Şarj istasyonlarının azlığını düşünürsek elektrikli otomobillerle yola çıkmanın halen çok da mantıklı olmadığı bir gerçek.

Fakat Avustralya’daki New South Wales Üniversitesi’nde bir ekip, menzil adına önemli bir adım atmış. Üniversite’de geliştirilen elektrikli otomobil, 500 kilometrelik mesafeyi saatte ortalama 100 kilometre hızla kat ederek bir rekora imza atmış. Bu hız ortalaması ve mesafe göz önüne alındığında birçok fosil yakıtlı otomobilden daha iyi olduğu söylenebilir. Elbette şehir içi koşulları ve trafik daha fazla yakıt tüketimine sebep oluyor.

20 yıl önce kırılan eski rekor, 500 kilometreyi saatte ortalama 73 kilometre hızla kat ederek elde edilmişti.

Sunswift isimli otomobil ayrıca üst kısmında güneş panellerine de sahip. Rekor koşullarını adil kılmak adına bu paneller deneme esnasında kapalı tutulmuş. Yani aslında araç daha uzun bir mesafe de gidebiliyor.

Sunswift ekibinin hedefi bu aracı seri üretime geçirmek.

The post Elektrikli Otomobillerin 20 Yıllık Rekoru Kırıldı appeared first on Etohum.

6 Ağustos 2014 Çarşamba

İnternette Rakiplerinizi İzleyebileceğiniz Ücretsiz 10 Araç

“Arkadaşlarını kendine yakın tut, düşmanlarını daha da yakın” sözünü duymuşsunuzdur. Hangi alanda çalışıyor olursanız olun, ilk hareketiniz rakiplerinizin davranışlarını, inovatif hareketlerini, piyasada daha görünür olmak için kullandıkları araçları yakından takip etmek olacaktır. Şirketler bu konuda binlerce yıllık savaş sanatından çok şey öğrenebilirler. Ordular karşı tarafın stratejisini, donanımını, moral durumunu öğrenmek için ajan gönderirler. Benzer şekilde internet çağında rakiplerinizi izlemeniz için pek çok araç geliştirilmiştir. Aşağıdaki listeye göz atıp daha etkili bir şekilde rakiplerinizi takip etmenizi sağlayacak faydalı araçları öğrenebilirsiniz:

1. Moat

Moat rakiplerinizin yayınladığı reklamları ve bu reklamların yerlerini gösteren ücretsiz bir arama motorudur.

2. Google Alerts

Google’ın kullanması kolay aracı, rakipleriniz hakkında çıkan haberleri, blog yazılarını periyodik olarak e-postanıza raporlar. Aynı zamanda Google Alerts ile seçtiğiniz anahtar kelimelerle ilgili periyodik raporlar alabilirsiniz.

3. Open Site Explorer

Open Site Explorer bağlantıları, geri bağlantıları, rakiplerinizle ilgili ifadeleri ve daha birçok bilgiyi size dönen bir arama motorudur. Bu araç ile rakiplerinizin bağlantı stratejisini, nerelere link verdiğini ve popülerliğini nasıl arttırdığını takip edebilirsiniz.

4. Alexa Traffic Rank

Alexa ile hem kendi web sitenizin hem de rakiplerinizin ziyaretçi trafiği derecesini görmeniz mümkündür. Bilginin güç anlamına geldiği bu dünyada Alexa Traffic Rank şirketiniz için vazgeçilmez araçlardan biri haline gelecektir.

5. Social Searcher

Bu platform size rakiplerinizin Facebook, Twitter gibi sosyal medya platformlarındaki son aksiyonları hakkında bilgi verir. Aynı zamanda bu araç ile rakiplerinizin kullanıcılarıyla olan sosyal etkileşimlerini görebilirsiniz.

6. Social Mention

Social Searcher’a benzer olarak Social Mention ile de rakiplerinizin sosyal medya aktivitelerini izleyebilirsiniz. Bu araç size aynı zamanda rakiplerinizden söz eden bloglar, mikro bloglar hakkında da sonuç dönmektedir.

7. Ahrefs.com

Ahrefs.com gelen trafik hakkında oldukça başarılı bir araçtır. Ahrefs.com güçlü ve kullanışlı grafikleri, tabloları ve sağladığı derin bakış açısı ile rakiplerinizin geri bağlantılarını doğru bir şekilde takip edebilirsiniz.

8. SpyOnWeb.com

Bu araştırma aracı size rakiplerinizin IP adresini ve geliştirilmiş alan bilgisini sunar. Aracın sağladığı en güzel özellik ise aynı kişiye ait tüm kaynakları gösterebilmesidir.

9. Simply Measured

Simply Measured ile rakiplerinizin sosyal medya aktivitelerinin etkinliğini ölçebilirsiniz.

10. Klout Score

Klout Score genellikle birinin internette (genellikle sosyal medyada) nasıl etkili olduğunu anlamak için kullanılmaktadır. Eğer rakipleriniz ve siz farklı sosyal medya platformlarında varlığınızı sürdürüyorsanız, Klout Score sosyal medya bağlılığı konusunda ne kadar iyi bir iş çıkardığınızı görmenizi sağlayabilir.

 

Kaynak:

Freemium Tools To Spy On Your Online Competition

The post İnternette Rakiplerinizi İzleyebileceğiniz Ücretsiz 10 Araç appeared first on Etohum.

5 Ağustos 2014 Salı

Square, Yemek Dağıtım Şirketi Satın Aldı… Ama Neden?

Mobil ödeme sistemleri geliştiricisi Square, Caviar şirketini satın aldığını duyurdu.

Twitter’ın da kurucularından olan Jack Dorsey’in şirketi Square, birkaç yıldır mobil ödeme alanında donanım ve yazılım anlamında adımlar atıyor. Square’in henüz istenen seviyeye gelmediği bir gerçek fakat günün birinde çok hızlı bir yükselişe geçebilir.

Square’den son zamanlarda duyduğumuz yenilikler hep donanım üzerineydi. Şirket, mobil cihazlara bağlanan kredi karti sliplerini sürekli geliştirmeye devam ediyor. Bu ürünün odaklandığı alan ise restoran sektörü.

Fakat Square bugün farklı bir duyuru yaptı. Şirket, normalde evlere servis hizmeti sunmayan restoranlardan servis yapan Caviar şirketini satın aldığını duyurdu. Satın almanın resmi rakamları bilinmiyor fakat 90 milyon dolar rakamı konuşuluyor.

Elbette mobil ödeme alanına yoğunlaşan Square’in bir yemek dağıtım şirketi satın alması biraz garip. Fakat Jack Dorsey, bu satın almanın Square’in hedefleri açısından önemli olduğunu söylüyor. Dorsey; ”Caviar tam da restoranlara ve müşterilere sunmak istediğimiz türden bir dağıtım deneyimi sunuyor. Yemekleri hızlı ve kolay bir şekilde dağıtarak restoranlara asıl işlerine odaklanma imkanını sağlıyor” şeklinde konuşuyor.

Caviar, en azından bir süreliğine daha Square bünyesinde kendi ismiyle faaliyet göstermeye devam edecek.

 

The post Square, Yemek Dağıtım Şirketi Satın Aldı… Ama Neden? appeared first on Etohum.

4 Ağustos 2014 Pazartesi

Organik Girişim Fikirleri

Girişim fikirleri bulmanın en iyi yolu kendinize şu soruyu sormaktır: “Başkalarının benim için neyi yapmasını isterdim?”

İki tür girişim fikri bulunmaktadır:

1. Organik bir biçimde sizin hayatınızın içerisinde büyüyen fikirler

2. Sizin dışınızdaki bir grup insanın ihtiyaç duyduğuna karar verdiğiniz fikirler

Apple ilk gruba dahildi. Apple var oldu çünkü Steve Wozniak bir bilgisayar istedi. Bilgisayar isteyen diğer birçok insandan farklı olarak Wozniak bir bilgisayar tasarladı ve onu hayata geçirdi. O zamandan beri birçok insan onunla aynı şeyi istemektedir. Apple şirketi döndürmek için yeterli miktarda bu bilgisayarlardan satmayı başardı. Bugün hala şirket aynı prensiple ilerlemektedir. iPhone, Steve Jobs’ın istediği telefon olduğu için var olmuştur.

Paul Graham’ın girişimi Viaweb ise ikinci kategori örneğidir. Yazılım, online mağaza açanlar için geliştirilmiştir, Paul Graham ve ekibi bu yazılıma ihtiyaç duyduğu için değil. Bu fikir üzerine çalışmaya başladıklarında doğrudan pazarlamacı değillerdi. Hatta yazılım üzerine çalışmaya başladıklarında kendi kullanıcılarının onları “doğrudan pazarlamacı” olarak nitelendirdiklerini bilmiyorlardı. Fakat kullanıcılarının ihtiyaçlarını anlayabilecek kadar deneyimlilerdi.

İki tür fikir arasında keskin çizgiler bulunmamaktadır. Fakat yıllardır görünen o ki başarılı girişimlerin çoğu Viaweb’ten ziyade Apple’ın yöntemine daha yakındır. Bill Gates ilk Basic programlama dili yorumlayıcısı Altair’i geliştirirken kendi kullanabileceği bir ürün geliştirmeye çalışıyordu. Aynı Larry ve Sergey’in Google’ın ilk versiyonunu geliştirdikleri gibi…

Genç girişimcilerde organik fikirler daha başarılı sonuçlar almaktadır. Çünkü başkalarının ne istediğini anlamak tecrübe gerektirir. Y Combinator’de genç girişimcilerden gelen en kötü fikirler genellikle başka insanların istediklerini düşündükleri fikirler üretmektir. Bu yüzden eğer bir girişim kurmayı planlıyorsanız ve işin nasıl ilerleyeceğinden emin değilseniz, organik fikirlere yönelmeniz daha mantıklıdır. Kendi yaşamınızda ihtiyaç duyduğunuz ya da problem yaşadığınız konu nedir? Bazen kendinize yalnızca bu soruyu sorarak neyin eksik olduğunu hemen anlayabilirsiniz. Tıpkı Bill Gates’in ihtiyaç duyduğu makine dilindeki program Altair gibi…

Neyin eksik olduğunu anlamak için kendinize dışarıdan bakmanız gerekebilir. Çünkü insanlar hayatlarındaki problemlere alışma eğilimindedir. Genellikle en büyük fikirler burnunuzun ucundadır ama bunun farkına varmak o kadar da kolay değildir. Tıpkı 2004 yılında Harvard üniversitesinin Facebook’u çıktı alıp kullanması gibi… Bu tarz bir uygulamanın online olması gerektiğinin farkında değillerdi.

Muhtemelen şu anda çevrenizde farkına varmadığınız fikirler var. Bu fikirlere muhtemelen 2004 yılında Harvard Üniversitesi öğrencileri gibi yukarıdan bakıyorsunuz. Organik fikirler genellikle ilk bakışta girişim fikri gibi görünmezler. Şu an Facebook’un çok başarılı bir şirket olduğunun hepimiz farkındayız fakat bir de kendinizi 2004 yılında hayal edin. Okuldaki öğrencilerinin profillerinin online olması gerektiği size bir girişim fikri gibi gelir miydi? Mark Zuckerberg de ilk etapta Facebook’a bir girişim fikri gibi değil bir proje olarak bakıyordu. Wozniak da bir bilgisayar şirketi kurmayı düşünmemişti. Eğer bir şirket kurmayı düşünerek bu işe girselerdi muhtemelen geliştirdikleri ürüne daha ciddi yaklaşacaklardı ki bu bir hata olurdu.

Eğer organik bir girişim fikri üretmek istiyorsanız, işin girişim tarafından çok fikir tarafına odaklanmalısınız. Yalnızca kırık olan bir şeyi tamir etmeye çalışın. Onun bir şirket kuracak kadar önemli bir problem olup olmadığına odaklanmayın. Eğer hayatınızdaki problemleri bu şekilde çözmeye çalışırsanız günün sonunda pek çok insan için değerli bir ürün ortaya koymuş olacaksınız. Pek çok insan bunu değerli gördüğünde de sürpriz bir şekilde bir şirketiniz olmuş olacak.

Üzerine çalıştığınız projeyi başlangıçta diğer insanlar hafife alsa da vazgeçmeyin. Aksine bu iyiye işarettir. Diğer insanlar da bu probleme yukarıdan bakıyor demektir. İlk mikro bilgisayarlar oyuncak olarak görülüp reddedilmişti. İlk uçak ve ilk araba da öyle… Başlangıçta insanların beğendiği fakat kafasında bir oyuncak olarak canlandırdığı fikirler genellikle yatırım yapmaya değer bir ürüne dönüşür.

Karşılanmamış bir ihtiyacın çözülebilir hale gelmesinden daha kıymetli bir şey yoktur. Eğer şu anda kırık olan fakat başkaları için de tamir edebileceğiniz bir konu bulduysanız, altın madeni buldunuz demektir. Gerçek bir altın madeni bulsanız bile altını dışarı çıkarmanız için sıkı bir şekilde çalışmanız gerekir. Fakat en azından kaynağın nerede olduğunu biliyorsunuz ki bu işin en zor kısmıdır.

 

Kaynak:

Organic Startup Ideas

The post Organik Girişim Fikirleri appeared first on Etohum.

2 Ağustos 2014 Cumartesi

Bir Xbox Oyununu 5 Bin Dolara Geliştirmek Mümkün

Dünyaca ünlü stüdyolar, her yıl milyonlarca dolar harcayarak dünya çapında popüler oyunlar geliştiriyor. Fakat bir oyunu geliştirmenin maliyeti her zaman o oyunu popüler yapmaz. Dolayısıyla bazen düşük bütçeli oyunlar, milyon harcanan oyunlardan daha çok sevilebiliyor.

Peki Xbox platformu için bir oyun geliştirmek isteseydiniz, bunu minimum ne kadarlık bir bütçeyle yapabilirdiniz? Aslında pek de pahalı değilmiş. Oyun geliştiricisi Jamie Fristrom, Microsoft’ın ”Independent Developer” programında diğer masrafları da hesaplayarak oyun geliştirmenin maliyetini ortaya koymuş. Eğer geliştirme kitini Microsoft’tan ücretsiz olarak alırsanız, diğer masraflarla toplam 5 bin dolara bir Xbox oyunu yayınlama imkanınız var. Üstelik oyunun farklı ülkelerde satılması için gerekli masraflar da dahil. Dolayısıyla 5 bin dolara bir Xbox oyununu global olarak yayınlayabiliyorsunuz. Eğer sadece tek ülke hedefiniz varsa bütçe 3 bin dolara kadar düşebiliyor.

Jamie Fristorm’un bloguna buradan ulaşabilirsiniz.

 

The post Bir Xbox Oyununu 5 Bin Dolara Geliştirmek Mümkün appeared first on Etohum.

1 Ağustos 2014 Cuma

Instagram da Snapchat’e Rakip Oluyor

Facebook’un ardından bir Facebook şirketi olan Instagram da farklı bir uygulamayla Snapchat, Taptalk gibi uygulamalara rakip oluyor.

Facebook, Snapchat’e milyarlar teklif edip reddedildikten sonra 19 milyar dolara WhatsApp’i satın aldığında bu alandaki hedefine ulaştığını sanmıştık. Fakat aslında Facebook’un, Snapchat benzeri deneyim sunan bir uygulaması bulunmuyordu. Bunun için geçtiğimiz günlerde kullanıcılara sunulan Slingshot geliştirildi.

Slingshot, kullanıcılar arasında anlık mesajlaşma ve içerik paylaşımı sağlarken bunu cevap vermeden içeriği görememe, gördükten sonra mesajların silinmesi gibi özelliklerle donatmıştı. Tüm bunlar Snapchat ve Taptalk gibi uygulamaların popüler ettiği özelliklerdi.

Şimdi ise bir Facebook şirketi olan Instagram, aynı rakipleri hedef alıyor. Birkaç gün önce görselleri sızan Bolt isimli uygulama, bugün resmi olarak duyuruldu. Şimdilik sadece Yeni Zelanda, Güney Afrika gibi ülkelerde yayınlanan uygulama yakında tüm dünyaya yayılacak. Instagram ekibi, öncelikle tepkileri görmek için sınırlı bir lansman yapmış.

Hem iOS hem de Android versiyonları bulunan Bolt, TapTalk uygulamasının adeta bir kopyası. Yani Snapchat’ten çok TapTalk’a benziyor. Fakat ilginç olan TapTalk’un pek popüler bir uygulama olmaması. TapTalk, hiçbir zaman en çok indirilenler listelerinde üst sıralarda olamadı. Instagram ekibinin bu konudaki düşüncesi şöyle: ”Biz ilk filtre uygulaması da değildik ama en başarılısı olduk. Bir alana yoğunlaşıp en kolay, en keyifli deneyimi yaratmak bizim geleneğimizdir”

Bolt, geniş kitlelere ulaştığı zaman ne kadar başarılı olacağını göreceğiz. Fakat şimdiden Bolt’tan pek memnun olmayanlar var. Bolt’un hem ismi hem de logosuyla ilgili benzerlik şikayetleri var. Aynı durum daha önce Facebook Paper için de gündeme gelmişti fakat Facebook, Paper’ın ismini değiştirmedi.

Instagram, hala Facebook’tan ayrı çalışan bir ekip olduklarını ve bu sebeple kullanıcılara farklı deneyimler sunabileceğini söylüyor. Ayrıca bunun bir yan uygulama olmadığını, bu alana yoğunlaşacaklarını da belirtiyor. Resmin büyüğüne bakarsak Facebook, elindeki tüm imkanlarla Snapchat’in alanından pay çalmaya çalışıyor diyebiliriz.

The post Instagram da Snapchat’e Rakip Oluyor appeared first on Etohum.