16 Ocak 2016 Cumartesi

Etohum 2016 girişimleri Etohum Yatırımcı Kulübü karşısına çıktı

Etohum’un 2016’da destekleyeceği girişimler eğitim ve mentörlük aldıkları kamplara devam ederken bir yandan Etohum Yatırımcı Kulübü üyelerinin de karşısına çıkıyor.

Etohum 2016’da desteklemek için seçtiği yerli ve yabancı girişimcilerle mentörlük ve eğitim kamplarında buluşmaya devam ediyor. Bugün ise girişimciler Etohum Yatırımcı Kulübü üyelerinin karşısına çıkarak ilk sunumlarını yaptılar. İTÜ ARI 3 binasında oldukça kalabalık bir yatırımcı kitlesinin önüne çıkan girişimler, projelerini anlatma ve yatırımcılarla tanışma fırsatı buldular. Elbette bazıları da yatırım alma konusunda ilk görüşmeleri yaptı.

Etohum Yatırımcı Kulübü üyeleri ise girişimcileri herkesten önce görme ve projelerini dinleme fırsatı buldu.

Girişimcilerin isimlerini henüz açıklayamıyoruz zira eğtim ve mentörlük süreçleri tamamlandığında Etohum 2016 listesi Girişimcilik Zirvesi’inde duyurulacak

Girişimcilik Zirvesi 30 Ocak’ta İTÜ SDKM’de olacak. Ücretsiz olarak kayıt olup siz de orada yer alabilirsiniz.

14 Ocak 2016 Perşembe

Girişimcilik Zirvesi 2016 için geri sayım başladı!

Etohum’un 2016’daki ilk etkinliği olacak Girişimcilik Zirvesi için geri sayım başladı. Değerli konuşmacıların ve girişimcilerin sahne alacağı etkinlikte ayrıca Etohum’un 2016’da destekleyeceği girişimlerin listesi de açıklanacak.

Bu yıl 7. yılını geride bırakan Etohum, 2016’ya hızlandırma sürecinde yaptığı değişiklerle başlamıştı. Bu değişiklikler çerçevesinde binlerce girişim arasından destekleyeceği girişimleri belirleyen Etohum ekibi, hem yerli hem de yabancı girişimlerden oluşan listeyi ilk kez Girişimcilik Zirvesi’nde duyuracak.

Girişimcilik Zirvesi’nde her yıl olduğu gibi bu yıl da birçok önemli konuşmacı sahne alacak; Hasan Aslanoba, Murat Şahin, Kenan Çolpan, Ozan Sönmez, Burak Büyükdemir ve daha birçok önemli isim. Değerli konuşmacıların yanında geçmiş yıllarda Etohum sürecine seçilmiş girişimciler de güncel hikayelerini paylaşmak için sahnede olacak.

Bu yıl İTÜ SDKM’de düzenlenecek olan Girişimcilik Zirvesi’ne ücretsiz olacak bu link üzerinden kayıt yaptırabilirsiniz.

width="1000" height="589" frameborder="0" allowfullscreen="allowfullscreen">

12 Ocak 2016 Salı

Lean Startup nedir? Girişiminiz Lean Startup felsefesini uyguluyor mu?

1980’lerde Steve Blank’in temellerini attığı, 2000’li yıllarda olgunlaşan Lean Startup hareketi bir girişimin zaman ve para kaynaklarını en iyi şekilde değerlendirmesini sağlamak üzerine yoğunlaşan bir hareket. Aslında bugün girişimcilik ile ilgili bir hızlandırıcıya ya da bir kuluçka merkezine katılan girişimler Lean Startup’ın birçok parçasına aşina olmuş durumda. Ancak tüm felsefeyi anlamanız ve uygulamanız da size farklı katkılar sağlayabilir.

Lean Startup kavramı aslında felsefi açıdan bakıldığında 1900’lerin başına dayanan bir geçmişe sahip. Özellikle Ford’un seri üretim konusunda yaptığı atılımların ortaya çıkardığı yeni üretim ve geliştirme stratejileri endüstri dünyasını etkilediği kadar girişimcilik dünyasına da etki etti.

Lean Startup felsefesi girişimlerin ürün geliştirme süreçlerini kısaltmayı ve deneyim tabanlı çıktılarla müşteri tercihlerine dair hızlı sonuçlar elde edebilmesini sağlamayı amaçlıyor. Yani büyük şirketlerin çok gizli ve uzun süren Ar-Ge süreçlerinin aksine ”Minimum Viable Product” ile en düşük maliyetle konsept ortaya çıkarmak ve erken seviye prototipleri direkt olarak küçük müşteri kitleleriyle ile birlikte test etmeyi öğütlüyor. Test ettikçe yeni veriler elde ediyorsunuz ve bu veriler ürününüzü geliştirmenizi sağlıyor. Bazen de hatanızı farkediyorsunuz ve yeni bir fikirle pivot ediyorsunuz. Amaç, bu döngü içerisinde mümkün olduğunca hızlı hareket etmek.

Böylece hem maliyetler düşüyor, hem de yatırım alıp ölçeğinizi büyük müşteri kitleleriyle daha büyük risk almadan önce önemli geri bildirimler elde etmiş oluyorsunuz.

Dolayısıyla Lean Startup, kendi kendinize hızlanmak anlamına geliyor.

Peki Lean Startup felsefesini gerçekten anladığınızı düşünüyor musunuz? O zaman bu testi yaparak sonucunuzu görebilirsiniz.

Lean Startup hakkında daha detaylı bilgi isterseniz en iyi kaynak hiç şüphesin Eric Ries’ın aynı isimli kitabı. Daha hızlı bilgi istersniz de bu sunuma göz atabilirsiniz.

 

9 Ocak 2016 Cumartesi

İş Planı nasıl oluşturulur?

Bir iş planı hangi bölümlerden oluşmalı? Hangi başlıkları içermeli? İşte bir iş planında bulunması gereken 7 bölüm!

Özet

İş planı çerçevesinde özet baş sayfada olacaktır. Bu özet, okuyucuya sizin ne istediğinizi söylemesi çok önemli. Genellikle iş sahibinin ne istediği 8. sayfada yer alır. Özette ne istediğinizi açıkça belirtin.

İş tanımı

İş tanımı, genelde işin bağlı olduğu endüstrinin kısa bir tanımı ile başlar. Endüstrinin tanımını yaparken güncel durumu anlattığınız gibi gelecekteki olasılıklardan da bahsedin. Ayrıca bu endüstride, sizin ürününüzün lehine veya aleyhine olabilecek bütün yeni ürünleri ve gelişmeleri de içeren çeşitli piyasa koşulları hakkındaki bütün bilgiyi verin.

Pazarlama stratejileri

Pazarlama stratejileri, titiz bir pazar analizinin ürünüdür. Pazar analizi, girişimcinin, pazarın bütün özellikleriyle haşır neşir olmasını sağlar. Böylece hedef pazar belirlenir ve şirket satıştan aldığı payı biriktirecek şekilde konumlanabilir.

Rakip analizi

Rakip analizinin amacı pazardaki rakiplerinizin güçlü ve zayıf yanlarını belirlemek; size açık ara avantaj kazandırabilecek stratejiler geliştirmek, sizin pazarınıza yeni rakipler gelmesi nedeniyle oluşabilecek rekabeti önlemek için bariyerler koymak ve ürün geliştirme aşamasında istismar edilebilecek zayıf yanları belirlemektir.

Tasarım ve geliştirme Planı

Tasarım ve geliştirme planının amacı ürününün tasarım tanımı ile beraber, üretim anlamındaki gelişimi, pazarlama stratejisi ve şirketin kendisini anlatan bir tablo oluşturmak ve şirketin amaçlarına ulaşmasını sağlayacak bir gelişim bütçesi belirlemektir.

Operasyon ve yönetim Planı

Operasyon ve yönetim planı işin sürekli bir biçimde nasıl işleyeceğini anlatmak için oluşturulur. Operasyon planı, yönetim ekibinin sorumlulukları, şirketin her bir departmanına verilecek görevler, operasyonlara bağlı olan sermaye ve harcama gereksinimleri gibi organizasyonun lojistiği ile ilgili özelliklerin altını çizer.

Finansal faktörler

Finansal veri, her zaman iş planının bir yerinde olmalı. Fakat bu, onun daha önlerde yer alan iş konsepti veya yönetim ekibi gibi materyallerden daha az önemli olduğu anlamına gelmez.

7 Ocak 2016 Perşembe

Startupların Başarısız Olmasının 7 Gerçek Nedeni (ve Aslında Ne Yapılması Gerektiği)

Piyasa araştırması yapan bir firma olan CB Insights, yakın bir zamanda 135 başarısız startupla ilgili bir “ölüm sonrası raporu” yayınladı. Raporun bir parçası olarak, bu startuplarda görev almış insanlara neden bu şirketlerin başarısız olduğu soruldu.

Bu çalışma, startupların başarısız olmasının 20 nedenini ortaya çıkardı. Bununla birlikte bahsedilen nedenler, her biri belirli bir duygusal veya düşünsel sınırlamadan oluşan 7 kategoriye ayrılmıştır:

Ürüne Aşık Olmak (%85)

Başarılı girişimciler her zaman kendilerine çok güvenirler ve aslında bu iyi bir özelliktir. Kendine güvenmeyen biri karşılaşabileceği durumlara karşı gelerek kendi işini kuramaz.

Fakat kendi düşüncelerinizin mükemmelliğinden emin olduğunuzdan piyasanın nabzını tutmaya tenezzül bile etmediğinizde, özgüven kibre dönüşür. Ürüne aşık olmak startupların başarısız olmasına şu şekillerde neden olur:

Piyasada böyle bir ürüne veya hizmete ihtiyaç olmaması: 47%Ürünün piyasaya sürülme zamanının doğru seçilmemesi: 13%İş modeline ihtiyaç duyulmaması veya iş modelinin eksikliği: 17%Network’un/ danışmanların kullanılmaması: 8%

Çözüm: Kendinize güveninizi, savunmaya geçmeden eleştirileri kabul etme alçak gönüllülüğü ile yumuşatın.

İleriyi Görememe (55%)

Startuplar, çok fazla analiz ve düşünme nedeniyle hiç bir aksiyon alınmaması durumunu kaldıramaz. Bu nedenle her şeyin öngörülemeyeceğini ve girişimlerin doğası gereği bilinmezleri bünyelerinde barındırdıklarını kabul etmek doğru davranış olacaktır.

Klişe bir söyleyişte de ifade edildiği gibi “ planlamada başarısız olmak, başarısızlığı planlamaktır”. İleriyi görememe, startupların başarısız olmasına şu şekillerde neden olur:

Nakit paranın tükenmesi: 29%Fiyatlandırma / Masraf sorunları: 18%Finansman / yatırımcı ilgisinin olmaması: 8%

Çözüm: Bir miktar nakit paranızı elinizde tutun, böylece karşınıza çıkan ilk kasiste tükenip iflas etmeyeceksiniz.

Kibir (47%):

Girişimcilerin bir çoğu “eğer daha iyi bir fare kapanı üretirlerse bütün dünyanın onların kapısını aşındıracağına” inanır. Eğer pazarlama ve satış ikinci planda kaldıysa bu klasik mühendislik kendini beğenmişliği, pazarlama ve satışı tehdit eder.

Maalesef, iş dünyası zayıf pazarlama veya yanlış kurgulanan satış çabaları nedeniyle başarısızlığa uğramış mükemmel ürünlerle dolu. Kibir startupların başarısız olmasına şu şekillerde neden olur:

Başka ürünlerin rekabet üstünlüğü sağlaması: 19%Zayıf pazarlama: 14%Müşteriyi ihmal etme: 14%

Çözüm: Mühendis alımına dikkat ettiğiniz kadar pazarlama ve satış alanında çalışacak kişileri de şirketinizin bünyesine katmaya özen gösterin.

Bencillik (36%):

Startuplar yetenekli, deneyimli, enerjisi yüksek ve konusunda uzmanlaşmış çalışanlara ihtiyaç duyarlar.

Yine de, girişimler her zaman bir takım çalışmasının ürünüdür ve takımın içindeki kaprisli bir kişi bu kollektif çalışmanın başarısız olmasına neden olur. Bencillik startupların başarısız olmasına şu şekillerde neden olur:

Doğru ekibin kurulmaması : 29%:Ekip ile yatırımcılar arasındaki uyumsuzluk: 13%

Çözüm: Yeni yayımlanan ve bilimsel çalışmalar sonucunda ortaya çıkan ekip oluşturma hakkındaki “Team Genius” kitabını okuyabilirsiniz.

Üstünkörü Yaklaşım (34%):

Büyük şirketler baştan savma bir iş yaptıkları zaman ya markalarının ünü sayesinde bu işten kurtularlar ya da bu sorunu para ile çözmeye çalışırlar.

Girişimciler özenli ve hiç bir şeyin gözden kaçmadığına emin olmalıdırlar. Unutmayın, deha denilen şey detaylara verdiğiniz önem ve işinize gösterdiğiniz özendir. Üstünkörü bir yaklaşım startupların başarısız olmasına şu şekillerde neden olur:

Kötü ürün:  17%Kötü lokasyon: 9%Yasal zorluklar: 8%

Çözüm: Eğer biraz daha büyük resmi görmeye eğilimli biriyseniz, ortağınızı detaylara önem veren kişiler arasından seçin.

Dengesizlik (%30):

İş/özel hayat arasındaki dengesizliğin stres yarattığı ve kötü kararlar alınmasına yol açtığı konusunda bir çok makale ve kitap yayımlanmıştır. Yine de bir çok startup gece-gündüz çalışma modeli üzerine kurulmuştur. Dengesizlik startupların başarısız olmasına şu şekillerde neden olur:

Odaklanma becerisinin kaybolması: 13%Tutku eksikliği: 9%Psikolojik yıpranma: 8%Esnek Olamamak (17%):

Bir startupın, kurumsal işletmeye karşı en büyük avantajı değişime daha hızlı ayak uydurmasıdır.

Yine de doğal bir insan davranışı olarak bir yöntemin çalışmadığı kanıtlansa bile onu yapmaya devam etme eğilimi karşımıza çıkmaktadır. Esnek olamamak startupların başarısız olmasına şu şekillerde neden olur:

Pivot kötüye gider: 10%Pivot başırısız olur: 7%

Çözüm: Yönünüzü değiştirmeniz gereken bazı noktaları en başta planlayın. Değişim kaçınılmaz olduğunda ona direnmek yerine onu kabul edin.

http://www.inc.com/geoffrey-james/the-7-real-reasons-startups-fail-and-what-to-do-instead.html

5 Ocak 2016 Salı

Startupları başarılı iş modellerine dönüşen girişimcilerden 8 ipucu

Bir startup ile başarılı büyük bir şirket arasındaki farklar genellikle birkaç (belki de daha fazla) yıl, bir miktar şans, sıkı bir çalışma, vizyon ve zamanlamadır. Başarılı girişimlerin, şirketlerin ve kurumların büyük bir çoğunluğu bir zamanlar startuptı. Eğer bir girişimciyseniz veya bir startupınız varsa, yeni işletmelerin %90’dan fazlasının başarısız olduğunu zaten biliyorsunuzdur. Istatistikler sizin lehinize görünmüyor ve bu öğrenilecek en zor derslerden biri.

Fakat sizden önce birileri bu yollardan geçtiyse neden bu karışık ve zor dersi kendi başınıza öğrenesiniz? Bir zamanlar sizin pozisyonunuzda olan çok başarılı CEO ve kurucular tavsiye vermeye hazırlar ama siz onları dinlemeye hazır mısınız?

Öncelikle 5 ünlü girişimciyle başlayalım ve daha sonra 3 gelecek vaat eden girişimci ile devam edelim.

Elon Musk, Tesla, Solar City & Space X 

Musk için eleştiriyi kabul etmek hayati: Musk, “Kafanızdaki herhangi bir düşünce için alabildiğiniz kadar fazla insandan geri bildirim alın… Eleştirel geri bildirimlerin peşinden koşun. Onlara neyin yanlış olduğunu sorun. İnce eleyip sık dokuyarak neyin yanlış olduğunu ortaya çıkarmak durumundasınız” şeklinde tavsiye vermektedir.

İnsanlar genellikle sorunların veya yanlışların ortaya çıkarılmasından hoşlanmazlar fakat bu sizin girişiminizi daha da güçlendirecektir.

Unutmayın: Onların tavsiyelerini dinlemek veya onlarla aynı fikirde olmak zorunda değilsiniz. Ama ne kadar çok geri bildirim alırsanız, işletmeniz hakkında doğru karar vermek için o kadar çok bilgiye sahip olacaksınız.

Steve Jobs, Apple

Jobs’un bu kadar naif bir tarafı olduğu kimin aklına gelirdi? İşe duyulan sevginin, işe alım kararlarında öncü bir faktör olduğunu düşünüyor. “Deneyimli birini işe alırken, yeterlilik önde gelir. Gerçekten zeki olmalılar. Ama benim için asıl konu, Apple ‘a aşık olacaklar mı? Çünkü eğer Apple’a aşık olurlarsa, gerisi kendiliğinden gelecektir. Apple için en iyisini yapmak isteyecekler; kendileri için, Steve için veya başka biri için değil”

İşinizin ne kadar büyük veya küçük olduğu önemli değil. Girişiminiz her zaman sizin bebeğiniz olacak. Çocuğunuz söz konusu olduğunda yaptığınız gibi; neşe kaynağınızı en az sizin kadar sevecek bir dadı tutmak istersiniz. Bebeğinizi sağlıklı ve mutlu büyütecek olan şey budur.

Steve Ells, Chipotle

“Chipotle’ın nasıl görüneceği ve tadının nasıl olacağı konusunda  güçlü bir öngörüm vardı” diye hatırlıyor Ells. Şimdilerin en çok bilinen fast-food restoranları zincirininden birininin tarihi üzerine konuşurken. Tarih bölümü okuduktan sonra yemek yapma tutkusu nedeniyle aşçılık okuluna giden Ells, küçük bir mahalledeki taqueriada yemek yerken, Chipotle’ın ekonomik modeli için ilham bulur. Aşçılık okulunda okurken ve restoranda çalışırken öğrendiklerini “fast foodu daha iyi bir hale getirmek” için kullanır.

Ells’ten öğrenilmesi gereken dersler neler? Doymak bilmez iştahınızı takip etmeniz gerekiyor. Alanınızdaki farklı görüşleri ilk elden öğrenmeli ve daha iyisini yapmak için benzersiz bir yol aramalısınız.

Richard Branson, Virgin

Branson, 20 yaşındayken kurduğu Virgin’den beri projelere karşı tutkusunu hiç kaybetmemiş bir girişimci. Business Insider’a verdiği bir röportajda “Virgin’i Batı Londra’da bir bodrum katında kurduğumda ortada büyük bir plan veya strateji yoktu. Bir imparatorluk kurmayı amaçlamamıştım. Benim için bir girişim kurmak, gurur duyulan bir şeyi yapmakla, yetenekli insanları bir araya getirmekle ve diğer insanların hayatında fark yaratacak bir şeyler ortaya çıkarmakla ilgilidir” şeklinde belirtmiştir.

Tabii ki başarıyı sadece tutkuda bulamazsınız. Eğer İngiliz edebiyatı okumuş bir kitap tutkunuysanız ve arama motoru optimizasyonu konusunda herhangi bir deneyiminiz yoksa; büyük ihtimalle bu konuda başarılı olamayacaksınız. Sıfır tutkunuz, sıfır tecrübeniz ve mücadele edeceğiniz çok şeyiniz olacak. Neleri sevdiğinizi biliyorsunuz. Hayatınızı kazanmak için onlara doğru giden bir yol bulun.

Jerry Murrell, Five Guys

“Bunlarla beraber patates kızartması ister misiniz?” cümlesi Murrel’i zengin yapan cümledir. Murrel, 4 oğlu üniversiteye gidecek yaşa gelene kadar (ama üniversiteye gitmek istememişler) başarıya ulaşamamıştır.

Jerry ve oğulları Five Guys markası haline gelmişlerdir. Bu gerçek bir aile şirketidir ve öğle yemeğinden sonra Murry hala hisse senetleri ve bonolarla ilgili olan asıl işinde çalışır.

“Biz en iyi satıcının müşterimiz olduğunu fark ettik. Müşterinize doğru şekilde davranın, dışarı çıkacak ve sizin reklamınızı yapacaklar. En başından beri insanların bütün paramızı yemeğe yatırdığımızı bilmelerini istiyorum. Bu nedenle dekorasyon sade kırmızı-beyaz renkli karolardan oluşmaktadır. Paramızı dekorasyona harcamıyoruz veya tavuk kıyafeti giymiş çalışanlarımıza da. Ama biz işin yemek tarafını abartıyoruz.” (Kendimize Not: Ürünü öne çıkarma konusu için çok güzel bir örnek)

Kalite ve tutku. Bunlar Five Guys’un gerçek “gizli bileşenleri” ve herhangi bir girişim için mükemmel temeller.

Josh Manion, Ensighten

Ulusal satranç şampiyonu olan bir kişi size başarılı bir girişimci olmak konusunda nasıl yardım edebilir? Birlikte görelim! Manson’a göre “Satranç problem çözme, iş ve normal hayata yaklaşım açısından gerekli dikkati göstermek için harika bir araçtır”. Bu tabi ki hemen dışarı çıkıp bir satranç şampiyonu olmak zorundasınız demek değil. Fakat bu tarz odaklanma ve eleştirel düşünme becerilerini  işinize uyarlayabilirsiniz.

Manion, daha iyi bir fırsatın gelebileceği durumlarda, girişimcilerin karşına iyi bir fırsat çıksa bile beklemeleri konusunda tavsiyelerde bulunuyor. Girişimcilere kazanmanın  önceden hazırlanmış iyi bir planla olabileceğini hatırlatıyor. Çünkü küçük kararlar dahi oldukça önemlidir. Zaman yönetimi satrançta da iş hayatında da çok kritiktir.

Ron Bodkin, Think Big Analytics

Bodkin, “Bir yatırımdan güzel bir geri dönüş alabilmek için iyi bir strateji ve yol haritasına ihtiyacınız var. Yolculuğun farklı noktalarında işinizde düzeltmeler yapmanız gerekmektedir. Önemli olan şey tırmanarak yükselmenin maliyetini azaltmak”.  Evet, Bodkin çoğunlukla big data üzerine çalışmalar yapmaktadır. Fakat bu yaklaşım herhangi bir girişimcinin macerasına uyarlanabilir.

İş fikriniz  bir iş planına sahip olmalıdır. Bununla birlikte esnek olmak girişiminiz için hayatidir. Bütçeyi göz önünde bulundurmanız, sadelikten yana olmanız ve planda sürekli olarak değişiklik yaşanmasına rağmen gerekli olduğunu bilmeniz, Bodkin’e göre başarının temel taşlarını oluşturur.

Vincent Mifsud, ScribbleLive

Birçok startup ciddi miktarlarda para harcamaktadır. Tabiki büyümek için paraya ihtiyacınız var ama eğer sizin öncelikli stratejiniz sadece para harcamaksa, kendinizi başarısız olmaya hazırlayın. Bir kere ekibiniz para harcama kültürüne alışırsa, bundan geri dönmek ve paranın hesabını tutmak oldukça zor olur.

“Bunun yerine yatırımlarınıza odaklanın, özellikle iş pazarlamaya geldiğinde bahsi içerik üzerine yatırın, reklam üzerine değil; ve gerçekçi kararlar vermenizi kolaylaştıracak yöntemler kullanın.”

Mifsud, konunun tam üstüne basıyor. Bugünün hızla gelişen dünyasında, ilham ve bilgi verecek, aynı zamanda müşterilerinizi eğitecek içerikler üzerine odaklanın. Bugün işe yarayan şey budur.

İşte bu 8 girişimci bir zamanlar şuan sizin durduğunuz noktada duruyorlardı.

Onların öğütlerini kendi işiniz için uyarlamanız gerekmektedir. Bunları yaparsanız, belki zorluklarla daha az mücadele edecek, daha uzun ömürlü olacak ve bugün olduğunuzdan daha büyük bir hacme sahip olacaksınız.

Kaynak: The Inc

3 Ocak 2016 Pazar

2015’i güzel anılarla hatırlayacağız

2015 yılı Türkiye’de birçok sektör için sıkıntılı geçti. Özellikle iki seçim atlattığımız bir yılda ekonomik anlamda belirsizlik yaşanması birçok sektörü etkiledi. Ancak girişimcilik ekosistemi umut vadeden büyümesini sürdürdü. Yepyeni girişimciler – girişimler ekosisteme katıldı, bazıları önemli yatırımlar aldı, bazıları kendi başına büyüdü. YemekSepeti Türkiye’nin en büyük exit’ini gerçekleştirdi, 500 Startups bölgeye özel bir fon duyurdu, yeni VC’ler kuruldu. 

”Umut vadeden” demek belki birkaç yıl öncesine kıyasla fazla mütevazi davranmak gibi görülebilir. Evet, ekosistemimiz birkaç yıl öncesine kadar çok daha olgun durumda. Ancak global pazarlara açılıp, değerini çok yüksek seviyelere yükseltebilen girişimlerin seviyesi oldukça az. Elbette söz konusu girişimcilik olduğunda her şey maddiyatla ifade edilemez. Ancak daha fazla girişim çıkarmanın yolu daha fazla yatırımdan geçiyor ve bunu elde etmenin en iyi yolu servetini girişimcilikten elde etmiş yatırımcılar.

Etohum olarak da 2015’i güzel anılarla hatırlayacağız. Bu yıl da yolumuz gelecek vadeden girişimlerle kesişti, bazılarıyla ortaklıklar kurduk. Üstelik sadece Türkiye’de değil, Pakistan’dan Bangladeş’e kadar dünyanın birçok farklı bölgesinde erken aşama yatırımları yaptık. Çok başarılı geçen Startup Turkey ve Etohum San Francisco konferansının ardından global çapta bir Startup Istanbul düzenledik ve başta Steve Blank olmak üzere birçok ismi konuk ettik.

2016’ya girerken Etohum süreci biraz değişikliğe uğradı. Ayrıca bu yıl 1776 Challenge Cup’ın İstanbul ayağını da ilk kez Etohum düzenledi. Hedef daha girişimciye ilham vermek, daha büyük etkinlikler düzenlemek ve elbette 2017’ye girerken girişimcilik ekosistemini daha da büyütmek!

Herkese iyi yıllar diliyoruz!