17 Şubat 2016 Çarşamba

Startup Turkey 2016 programı belli oldu!

Bölgenin girişimcilik ekosisteminden önemli isimleri buluşturacak olan Startup Turkey 2016’nın programı belli oldu. 24 Şubat’ta VIP Dinner ile başlayacak olan etkinlik 27 Şubat’ta kahvaltı ile sona erecek.

Bu yıl Cornelia Diamond otelde düzenlenecek olan Startup Turkey 2016’nın programı yine dopdolu. 24 Şubat’ta özel katılımlı VIP Dinner’ın ardından 25 Şubat’ta ilk oturumlarla başlayacak olan etkinlikte değerli konuşmacılar sahne alacak. 26 Ocak’ta ise yine değerli konuşmacıların katılacağı panellerle açılacak olan etkinlik, Startup Turkey 2016 Challenge finalleriyle zirve yapacak.

Startup Turkey 2016’ya katılmak için artık son günler; http://startupturkey.com

14 Şubat 2016 Pazar

Düşüncelerinizi değiştirin, gelirinizi arttırın

Eğer bugün size tamı tamına kazanmayı seçtiğiniz meblağı kazandığınızı– finansal olarak bu durumda olmayı seçtiğiniz yerde olduğunuzu söyleselerdi onlara katılır mıydınız?

Bir çok kişi kesin bir surette karşı çıkardı. Fakat güncel gelir düzeyinize ulaşmak için seçimler yaptığınız gerçeği ortada. Bu bağlamda, seçtiğiniz yollar veya seçmedikleriniz neticesinde şimdiki gelir düzeyinize ulaştınız.

Almadığınız aksiyonlar_ Evet, doğru okudunuz. Çünkü gelir düzeyiniz ne olursa olsun, biri size veya herhangi birine daha çok para kazanmak isteyip istemediğini sorduğunda, 10 kişiden 9 u bu soruya evet olarak yanıt verir.

Ve bir çok insan olumlu yanıt vereceğinden, gerçekten kazanmak istediğiniz meblağdan daha az kazanmanıza sebep olan, almadığınız aksiyonlar olmalıdır. Dolayısıyla, sormanız gereken soru şudur: “Şuanda daha fazla kazanabilmek için ne yapmalıyım?”

Neyse ki, bu basit 3 adımı izleyerek işleri değiştirmeyi ve gerçekten hakkettiğiniz kadar para kazanmayı bugün seçebilirsiniz.

1.     Düşüncelerinizi Kontrol Edin

Pozitif düşünme gurusu ve yazar Norman Vincent Peale bir keresinde “Düşüncelerinizi değiştirin, dünyanızı değiştirirsiniz” demiştir. Kısaca: Düşünceler şeylerdir. Düşünceler duygulara yön verir. Duygular seçimlerinizi yönlendirir. Ve seçimleriniz sonucunda sonuçlar elde edersiniz.

Kimse kafanızın içinde yaşamanın ücretsiz olduğunu düşünmüyor. Sahip olduğunuz her düşünce ya bir değer ya da bir borç olacaktır. Sizi mutluluk ve başarıya doğru taşıyacaktır ya da bunlardan uzağa götürecektir. Sizi ya güçlendirecek ya da güçsüzleştirecektir. Bu nedenle kişisel yaşamınızda ve aynı zamanda iş hayatınızda düşüncelerinizi bilinçli bir şekilde seçmek çok önemlidir.

İnsan davranışları zamanınızın çoğunda ne düşünüyorsanız o düşünceye dönüşeceğinizi söyler. Belirgin düşünceleriniz büyük ölçüde sizin ne söylediğinizi, nasıl söylediğinizi ve nasıl davrandığınızı belirler. Hayatta elde ettiğiniz sonuçlar, özellikle kariyerinizde elde ettikleriniz, düşüncelerinizin direk sonuçlarıdır.

Eğer daha fazla kazanabileceğinizi düşünüyorsanız, bunu yapabilirsiniz ve yapacaksınız da. Fakat eğer bunun hiç bir zaman gerçekleşmeyeceğini düşünürseniz, bu durumda tahmin edin ne olur? Daha fazla kazanamazsınız. Gün boyunca, kendi kendinizle yaptığınız konuşmaların farkında olun. Kendinizle kibar ve sevgi dolu bir şekilde mi konuşuyorsunuz veya bir şeyler ters gittiği zaman kendinizi hırpalıyor musunuz?

Gerçekten hakkettiğiniz kadar para kazanmak istiyorsanız, kendinize özel yeteneklere ve becerilere sahip olan özgün bir insan olduğunuz mesajını verecek şekilde konuşun. Eğitiminiz, deneyimleriniz, bilginiz, problemleriniz, başarılarınız ve karşılaştığınız zorlukların birleşimi sizi gerçekten dikkat çeken bir insan yapmakta. Sizin gibi bir başkası daha yok. Mükemmel bir potansiyele sahipsiniz, sadece buna inanmanız gerek.

Sizi kısıtlayan limitlerin hangisinden bugün kurtulabilirsiniz?

2.     Asla Yalnız Yemek Yemeyin

Motivasyon konuşmasıcı Zig Ziglar “Diğer insanlara istediklerini elde etmeleri için yeteri kadar yardım ederseniz, hayatınızda istediğiniz her şeyi elde edebilirsiniz,” demiştir.  Önemli bir işe kabul edilmek veya istenilen referansı almak ilişkiler kurmaktan geçer. Kesinlikle, ilişkiler bugünün yeni para birimidir. Fakat içten olmalısınız. Birine istediği bir şeye ulaşması için gerçekten yardım etmelisiniz, ardından siz de istediğinizi elde edebilecek konuma geleceksiniz.

Bugün diğerlerine yardım edebilmek için yollar aramaya başlayın. İlişkiler kurmaya başlayın ve  ne kadar hızlı yeni bir iş fırsatı için network edinmeye başladığınızı göreceksiniz.

Bu konuyu aydınlatan Keith Ferrazzi tarafından yazılmış Never Eat Alone: And Other Secrets to Success, One Relationship at a Time mükemmel bir kitaptır. Kitabında, Ferrazzi diğerleriyle ilişki kurma ve cömertlik üzerine kurulmuş uzun süreli ilişkiler ve diğer arkadaşlarla bağlantılı arkadaşlarına yardım etmekten bahsetmiştir.

Bugün kime yardım edebilirsiniz?

3.     Konfor Alanınızı Yok Edin

Yazar Robert Allen, “İstediğiniz her şey konfor alanınızın hemen dışındadır” demiştir. Konfor alanınızı kendinizi hapsettiğiniz bir hapishane olarak düşünün.Konfor alanınız kim olduğunuz, neler yapabileceğiniz hakkında sınırlı düşüncelerden oluştur. Belki de bu limitleri küçükken öğrendiniz ve hala onların esirisiniz.

Gelirinizi seçmek için, şu an ki kazancınızdan daha fazlasına layık olduğunuza inanmalısınız. Önünüze set koyan inançların hepsi, konfor alanınızı öldürmenizle biter. Hapishaneden kaçma zamanı.

Bu değişime negatif düşüncelerinizi pozitif olanlarla değiştirmekle ve her gün size konfor alanınızdan çıkaracak bir şey yapmakla başlayabilirsiniz. Bir keresinde Eleanor Roosevelt’in dediği gibi “Her gün sizi korkutan bir şey yapmalısınız.” Kesinlikle katılıyorum. Şimdi olmanız gereken insan olma yolundaki ilk korkutucu adımı atma zamanı.

Kaynak

13 Şubat 2016 Cumartesi

Startup Turkey 2016’ya bu yıl Cornelia Diamond Resort ev sahipliği yapacak

Her yıl girişimcilik ekosisteminin önde gelen isimlerini, Antalya’nın sıcak iklimi ve eşsiz doğal güzellikleriyle birlikte buluşturan Startup Turkey, bu yıl Cornelia Diamond Resort otel’de düzenlenecek.

Her yıl iki gün boyunca girişimci, yatırımcı ve katılımcılara Antalya’da güzel ve keyifli bir etkinlik sunan Startup Turkey, bu yıl  Antalya’nın Belek bölgesinde bulunan Cornelia Diamond Resort’a konuk olacak. Oldukça geniş bir alana kurulmuş olan Cornelia Diamond Resort, standart odaların yanında müstakil villalara ve büyük bir golf tesisine sahip olan oldukça lüks bir otel.

25-27 Şubat tarihlerinde girişimci ve yatırımcıları buluşturacak olan konferans salonu ise 1400 kişi kapasiteli ve muhtemelen salon kapasitesinin üzerinde bir katılıma ev sahipliği yapacak.

Startup Turkey için kayıtlar devam ediyor. Daha fazla bilgi için bu linke tıklayabilirsiniz.

12 Şubat 2016 Cuma

Neden girişimler sosyal sorumluluğu göz ardı etmemeli

Girişimcilik düşük bütçelerle, büyüme hedefine odaklanılarak ilerleyen bir iş olduğundan çoğunlukla sosyal sorumluluk çalışamaları için ‘erken’ olduğu düşünülebilir. Ancak sosyal sorumluluk artık iletişimin ve hatta pazarlamanın önemli bir parçası. Dolayısıyla sosyal sorumluluk, girişimler için de göz ardı edilmemesi gereken bir alan.

Girişimlerin sosyal yönü çok önemlidir. Türkiye’de yeni gelişmeye başlamış olsa da kâr etmeye odaklanmamış, topluma sosyal anlamda katkı sağlamayı amaçlayan girişimlerin dünya genelindeki sayısı da hiç yadsınacak seviyede değil. Ancak sosyal girişim olmasa da bir girişimi geleneksel şirketlerden ayıran şeylerden biri çevreye, yenilikçiliğe, inovasyona ilk günden itibaren değer vermesi ve işini bu durumları gözeterek inşa etmesidir.

Dolayısıyla bir girişim, ilk günden itibaren sosyal sorumluluk konusunda bir şirket kültürü yaratmak ve bunu zaman içerisinde geliştirerek ilerletmek durumunda. Peki bu konuda hangi adımlar izlenmeli?

Sosyal sorumluluğu görmezden gelmeyin

Eğer sosyal sorumluluk alanında aktif çalışmalar yapabilecek zamanınız/ekibiniz yoksa, bir nevi bekletme dönemi başlatabilirsiniz. Bu, sosyal sorumluğa karşı negatif durmaktan çok daha iyi. Günün birinde destek verebileceğiniz, işbirliği yapabileceğiniz bir sosyal sorumluluk çalışması mutlaka karşınıza çıkacaktır. Bu her zaman maddi bir kaynak da gerektirmeyebilir. Dolayısıyla sosyal sorumluluk için her zaman hazır olun.

Sosyal sorumluluğun ‘ölü yatırım’ olmadığını anlayın

Geçmişte sosyal sorumluluk sadece büyük şirketlerin sosyal sorumluluk çalışmaları yapabileceği düşünülürdü. Zira binlerce çalışanı bulunan, okullar yaptırabilecek kadar parası bulunan şirketler onlardı. Ancak günümüzde sosyal sorumluluğun şirketlerin boyutlarıyla ya da kasasındaki para miktarıyla ilgili olmadığını anlamak gerekiyor. Zira sosyal sorumluluk yolunda uygulayacağınız strateji maddi yatırımları da gerektiriyorsa bunun bir ‘kazan – kazan’ durumu olduğunu unutmamak gerekiyor.

Yapılan araştırmalar sosyal sorumluluk çalışmaları yapıp toplumsal sorunlara duyarlılık gösteren, çevreyi koruyan, etkinliklerle ve bağışlarla destek veren şirketler kullanıcıların gözünde değerli hale geldiğini gösteriyor. Yani bu bir pazarlama çalışmasıyla aynı etkileri yaratabiliyor. Üstelik kullanıcılar, sosyal sorumuluk ile sempati duyduğu şirketlerin ürünlerine daha fazla ödemekten de çekinmiyor. Dolayısıyla hem sosyal sorumluluk sayesinde sorunları çözüp topluma destek verebilir, hem de kullanıcılar karşısında imajınızı güçlendirebilirsiniz.

Maddiyata yönelmeyin zekanızı kullanın

Geçmişte sosyal medya faciasına dönüşen ”eğer sayfamızı 1000 kişi beğenirse şu kuruma bağış yapacağız” gibi kampanyalar pozitif değil negatif etki yaratıyor. Bu sebeple sosyal sorumlulukta temeli hiçbir zaman maddiyat üzerine kurgulamayın. Takipçilerinizin dahil olabileceği kampanyalar için derneklere tanıtım destekleri verin, şirketinizin imkanlarını motivasyon çalışmaları için kullanın, bilinçlendirici – bilgilendirici çalışmalar yapın ve tüm bunları güzel videolar haline getirip yayınlayın.

Bütçeleriniz düşük olsa bile lokal düşünün. Çevrenizde mutlaka yardımızıla güzelleşecek şeyler vardır.

8 Şubat 2016 Pazartesi

Stresten kurtulmak uygulayabileceğiniz 5 yöntem

Stres her insanın yaşayabileceği, sonuçları çok yıkıcı olabilen psikolojik bir durum. Aile hayatımızda, trafikte stres yaşayabileceğimiz gibi genellikle koşuşturmacalı, baskı altında çalıştığımız zaman iş hayatımız da önemli bir stres kaynağı yaratabilir.

Stresin kaynakları arasında yöneticilerden görülen baskı, maddi sıkıntılar, başarı baskısı gibi durumlar başta gelir. Söz konusu bir girişim olduğunda ise bunlar had safhada yaşanır. Düşük sermayelerle hayatta kalmaya çalışmak, yatırımcılardan gelen baskı, kendini kanıtlama baskısı gibi durumlar sizi ciddi stres içerisinde yaşadığınız bir düzene sürekleyebilir.

Ancak başarıya giden yolda bu baskıların doğal olduğunu kabul edip stresle başa çıkmanın bir yolunu bulmak zorundasınız. Bu konuya biraz kafa yorarsanız, stresle başa çıkmak için yapmanız gerekenlerin aslında çok da zor olmadığını göreceksiniz.

1- Güne sporla başlayın ya da günü sporla bitirin

Araştırmalar gösteriyor ki düzenli egzersizler yapmak, kan dolaşımınızı hızlandırıp tazelenmenizi ve aynı zamanda endorfin hormonu salgılamanızı sağlıyor. Sürekli masa başında çalışan, kapalı ortamlara sıkışıp kalan kişiler için bu sağlık açısından şiddetle öneriliyor. Aynı zamanda sporla ilgilenmek stresle mücadele etmek konusunda da size çok yardımcı olabilir. Bu sebeple kendinize bir düzen belirleyin, güne başlarken ya da günü bitirirken egzersiz yapın. Bu koşu, basketbol, futbol, tenis ya da ağırlık çalışması olabilir.

2- Faydalı şeyler için

Kahve iş dünyasının resmi içeceği gibidir. Ancak sürekli kahve içmek uykunuzu açmayacağı gibi fazlası vücudunuz için zararlı da olabilir. Bu sebeple fazla şekerli, yapay içeriklere sahip içeceklerden uzak durup daha faydalı içecekler tercih etmeye çalışın. Bunun için çok uğraşmanıza da gerek yok; yeşil çay hem basit hem faydalı bir seçenek.

3- Ekrandan uzaklaşın

Gün içerisinde kısa sürelerle de olsa ekrandan uzaklaşıp, biraz ara vermek de stresle baş etme konusunda faydalı olabilir. Kısa yürüyüşler, küçük açma-germe hareketleri yaparak hem fiziksel olarak rahatlayabilir hem de işinizden uzaklaşıp zihinsel olarak bir an rahatlayabilirsiniz.

4- Zamanınızı iyi yönetin

Stres yaratan şeylerden biri de zaman darlığıdır. Az zamanda çok şey halletmeye çalışmak ya da bir teslim tarihine uymak için çalışmak ciddi stres yaratabilir. Bu sebeple zamanı iyi yönetin, mutlaka ajanda tutun ve mümkün olduğunda işleri ertelememeye çalışın. Eğer takviminiz çok doluysa, gelecekte yapılacak işler canınızı sıkıyorsa bir süre kimseye toplantı vermemeye çalışın.

5- İş ortamınızı güzelleştirin

Kulağa klişe gibi gelebilir ama çalıştığınız yerin sizi rahat hissettirmesi, performansınız üzerinde önemli bir etkendir. Ortamın aydınlatması, sandalyenizin rahatlığı, düzenli bir masa elbette olmazsa olmazlar. Ancak hoş bir koku, etrafı güzelleştirecek çiçekler ve eğer seviyorsanız rahatlatıcı müzikler de kendinizi daha rahat hissetmenizi sağlar.

6 Şubat 2016 Cumartesi

Microsoft, Swiftkey’i zekâsı için satın alıyor

Microsoft, mobil platformlar için klavye geliştiren SwiftKey’i satın aldığını duyurdu. 250 milyon dolar civarında olduğu söylenen anlaşmanın asıl hedefi SwiftKey’in yapay zeka konusundaki yeteneklerinden faydalanmak.

Yeni CEO’su Satya Nadella ile özellikle mobil pazara yönelik farklı stratejiler uygulamaya başlayan Microsoft, Windows Phone’un rakibi olan iOS ve Android için de uygulamalar geliştirmeye başlamıştı. Şimdilerde Windows Phone’un klavyesi olan Word Flow’un da iOS versiyonunun yolda olduğu biliniyor. Ancak Microsoft, klavye geliştiricisi olan SwiftKey’e de 250 milyon dolar ödemekten çekinmemiş.

Bu açıdan bakınca SwiftKey anlaşması fazla yüksek bir maliyet gibi görülebilir. Fakat Microsoft’un hedefi SwiftKey ekibini kendi takımına katmak ve özellikle kelime tahmininde kullanılan yapay zekadan faydalanmak. SwiftKey, siz harfler arasında dolaşırken çeşitli harf kombinasyonlarına dayalı bir algoritma uygulayarak en sık kullanılan kelimeleri size öneriyor ve böylece yazma hızını ciddi biçimde yükseltiyor. Şirketin Android ve iOS uygulamalarını bu kadar popüler yapan da bu.

2008 yılında kurulan ve 2010 yılında Android için ilk uygulamasını yayınlayan İngiltere merkezli SwiftKey, 2014 yılında da iOS’a gelmişti. Bugün dünyada 300 milyona yakın cihazda SwiftKey’in uygulaması kullanılıyor. Kullanıcılardan gelen verilerle birlikte de uygulamanın algoritması gelişmeye devam ediyor.

Microsoft’un SwiftKey’in yeteneklerinden nerelerden faydalanacağını henüz bilmiyoruz. Ancak ekip Android ve iOS için uygulamalarını geliştirmeye devam edecek. Öte yandan Microsoft’un artık yavaş yavaş Windows Phone’dan vazgeçip mobil pazarda kendini bir uygulama geliştirici alanında güçlendirmeye çalıştığını söylemek de mümkün. Zira Windows Phone satışları sıfıra doğru ilerliyor. Microsoft da özellikle akıllı telefon pazarında kendini farklı bir noktaya konumlandırma hedefinde.

4 Şubat 2016 Perşembe

Parmak izi sensörlü akıllı asma kilit TAPP, indiegogo’da başarıya ulaştı

Parmak izi sensörlü akıllı kilitler ilk kez karşımıza çıkmıyor. Ancak Kanadalı bir girişimin elinden çıkan TAPP, bu konudaki gidişatı değiştirebilir.

Bir cihazı birçok sensörle donatıp ”akıllı” hale getirmek her zaman ortaya kullanıcı dostu bir cihaz çıktığı anlamına gelmiyor. Geçmişte üretilen birçok akıllı cihazda da bu durumu görmek mümkün. Kullanımı karmaşık ve daha pahalı ürünler yerine kullanıcılar eski ama güvenilir ama basit olan çözümleri kullanmaya devam ediyor. Tıpkı onlarca yıldır kullanılan asma kilitler gibi. Söz konusu cep telefonu olduğunda bir parmak izi okuyucunun arada sırada problem çıkarmasına katlanabiliriz (aslında buna bile katlanamayız). Ancak bisikletimizin tekerleklerini serbest bırakmak ya da evimizin kapısını açmak için böyle bir problem çok can sıkıcı olabiliyor. Bu sebeple şimdiye kadar bu tür ürünler pek başarılı olamadı.

Kanadalı bir girişimin geliştirdiği TAPP ise tüm sorunları çözdüğünü düşünüyor. Indiegogo‘da 40 bin dolar hedefiyle yola çıkan TAPP, şimdiden 80 bin dolara ulaşmış durumda. TAPP’in ilk ürünü TappLock, 3 yıla kadar dayanabilen bir bataryaya sahip. Elbette temel fonksiyonu birşeyleri kilit altındaki tutmak. Kilidi açmak için tek yapmanız gereken ise parmak izi okuyucusunu kullanmak. İkinci fonksiyon olarak içerisindeki batarya cep telefonlarını şarj etmek için harici batarya olarak kullanılabiliyor.

TappLock akıllı fonksiyonları ise bluetooth sayesinde kazanmış. Bluetooth üzerinden cep telefonlarıyla haberleşebiliyor. Böylece 200’e kadar parmak izini hafıza tutup, bunlara istenen zaman aralıklarında erişim hakkı sunabiliyor.

Bunlara ek olarak su geçirmez olarak tasarlanan TappLock, birinin kilidi kesmeye çalıştığını hissettiğinde ise sesli bir alarm veriyor.

TappLock’un bir de ucuz versiyonu var. TappLock Lite isimli ürünün abisinden farkı ise harici batarya olarak kullanılamaması ve pilinin sadece 6 ay dayanıyor olması. Ancak iki ürün de pili bittiğinde yeniden şarj olabiliyor. Eğer pili bittiği anda kilitli durumdaysa yeniden şarj olana kadar öyle kalmaya devam ediyor.

width="658" height="370" frameborder="0" allowfullscreen="allowfullscreen">

TAPP’in dikkat çeken bir yönü de fiyatı. 29 ve 49 dolar fiyatla satılan iki ürün görece ucuz sayılabilir.

İlerleyen yıllarda akıllı ev konseptleri yaygınlaşırsa TAPP gibi ürünler de başarıya ulaşabilir.